Page 600 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 600
ANAFARTALAR KAHRAMANI
Basında
MUSTAFA KEMAL PAŞA İLE ÇANAKKALE
MÜLAKAT Yeni Mecuma Fevkalade Nüshası, Mayıs 1918
ZAFERİ
1915-1916
“Cephâneniz yoksa süngünüz var dedim ve bağırarak bunlara süngü taktırdım”
133
bilmiyorum, kaçan efrâda: Düşmandan on raddelerinde idi. O esnâda ....(9)uncu cephesinde sekiz yüz metre mesâfede işgâl
kaçılmaz, dedim. fırkaya mensûp süvâri zâbitânından mülâ- ediyor. Düşmanın tamâmen sol cenâhında
- Cephânemiz kalmadı, dediler. zım-ı evvel Mehmed Salih Efendi yanıma altı yüz metre mesâfeden taarruza başla-
- Cephâneniz yoksa süngünüz var de- geldi. Ve .... (27)nci alayın “Kocadere” gar- dım. Yalnız piyâdeden ibâret olan düşma-
dim. Ve bağırarak bunlara süngü taktır- bındaki sırtlardan (Kemalyeri) üzerinden nı bir alay tahmîn ediyorum. Muhârebe
dım. Yere yatırdım. Aynı zamanda “Conk- düşmanla muhârebeye başladığını haber devam ediyor. Bir saat kadar ateş muhâre-
bayırı”na doğru ilerlemekte olan piyâde verdi. O zâbitle mezkûr alay kumandanına, besinden sonra düşmanın 261 rakımlı te-
alayıyla cebel bataryasını yetişebilen efrâ- düşmanın sol cenâhına taarruz etmekte ol- peye kadar ilerlemiş olan kıta‘âtının ric‘ate
dının “marş marş”la benim bulunduğum duğumu, ... (27)nci alayın da karşısındaki başladığı görüldü. İşte raporun size verebi-
yere gelmeleri için yanımdaki emir zâbitini düşmana taarruz etmesini, henüz “Biga- leceğim kadar kısmı bu. Yine hikâyemize
geriye saldırdım. Bu efrâd süngü takıp yere lı” civârında bulunan 19uncu fırka kısm-ı devam edelim, olmaz mı?
yatınca düşman efrâdı da yere yattı. Kazan- küllîsini Kocadere istikâmetine celb ede- .... (57)’nci Alay, verdiğim emir üzerine
dığımız ân bu ândır.
ceğimi, bu emri kendisine îsâl eden süvâ- şiddetle ta‘kîb ediyordu, ... (27)’nci Alay
Bir koca muhârebenin ufacık bir lâh- ri mülâzımı Salih Efendi’yi tekrar nezdi- kumandanından emrimin alınıp alınmadı-
zaya bağlı olduğunu, hatta bir memleket me iâde etmekle beraber benimle dâimâ ğına dâir bir haber gelmedi. Bununla be-
hayâtının fenâ kullanılmış bir ân yüzün- irtibâtı muhâfaza etmesini, muhârebeyi raber gerek bizzât, gerek yanımdaki zâbit-
den tehlikeye düştüğünü, o dakîkayı görür “Conkbayırı”ndan idâre edeceğimi emr lerden tarassut için ileri gönderdiklerimin
gibi canlanmış bir ifâdeyle duymak insanın ettim, bildirdim. “Bigalı’da” bulunan fırka netîce-i tarassudumuzdan bu alayın da
tüylerini ürpertiyordu.
erkan-ı-harbine de emir atlısıyla bir emir taarruz etmekte ve ilerlemekte olduğunu
Mustafa Kemal Paşa dedi ki:
gönderdim. Dedim ki: İzzeddin Bey: Alay anladım.
- Kolun başında bulunan bir bölük ye- ..... (72) “Maltepe”ye takarrüp etmesin. Sıh- - Pekiyi Paşa Hazretleri, böyle bu ka-
tişti. Bu bölüğe cephânesiz bölüğü takviye hıye bölüğü “Kocatepe” gelsin (hepsi). Alay
ederek ateş açmasını emr ettim. Yanıma .... (77) Kocadere şarkına takarrüp etsin. Ve dar şiddetle hücûm eden düşmanı bu ka-
gelmiş olan alay ... (57.) tabur .... (2.) Ku- bu raporu üçüncü kolordu kumandanına dar sür‘atli bir sûrette ric‘ate mecbûr eden
mandanı Yüzbaşı Ata Efendi’ye bütün ta- âmiller nedir? Değil mi?
burlarıyla bu bölüğü takviye ederek 261 veriniz. - Evet, bu suâli sormakta hakkınız var.
rakımlı tepe üzerinden düşmana taarruz - O raporu, askerî bir mahzûr görmü- Arz edeyim: Şimdi saat on bir buçuk ol-
etmesini emr ettim. Cebel bataryasına yorsanız, istinsâh edebilir miyim efendim. d(ukta)n sonra taayyün eden vaz‘iyet bence
“Suyatağı’nda” mevzi‘ aldırarak düşman Çünkü harp meydânında hemen o müdhiş şu idi: Düşmanın karaya çıkmış olan kuv-
piyâdesi üzerine ateş açtırdım. Dereye sap- vak‘alar cereyân etmekte iken şiddet ve he- veti sekiz taburdan fazla idi. Şimdi bu sekiz
tığından biraz geciken diğer bir taburu, yecânla yazılmış canlı ve kıymetli bir harp taburluk kuvvet kendisiyle gayr-i münâsip
kumandanı üzerinden açılarak taarruza iş- tarîhi vesîkası olurdu. gâyet geniş bir cephe üzerinde “261”e ka-
tirâk etti. Bundan sonra idi ki alay kuman- - Hay hay, bunu verebilirim, yazınız. dar şimâlen, ve (Kemalyeri)nin bulunduğu
danına bütün alayı ile benim tevcih ettiğim - Buyrun efendim. sırtların garp yamaçlarına kadar şarkan
istikâmetlerde düşmana taarruz etmesini ilerleyebilmişti. Fakat bu uzun cephe hat-
emr ettim. tı, ziyâde mânia‘lı birtakım derelerle kesik
- Zât-ı âlîniz o esnâda nerede bulunu- Üçüncü Kolordu Kumandanlığına bulunuyor da bu sebeple düşman ken-
yordunuz? Arıburnu şimâlindeki sırtlar di cephesinin hemen her noktasında zaîf
- Ben de bataryanın yanında idim. Saat Dakîka idi. “Conkbayırı” şimâlinde mevzi‘ alan
- O bizim ilk alay saat kaç sularında ta- 12 nisan 10 24 evvel .... (19)’uncu fırkanın serî‘ cebel batarya-
arruza başladı? Düşmanın karaya çıkmış bulunan piyâ- sı “Arıburnu” ihrâç noktasını ateş altına
- .... (57’nci) alayın taarruza baş- desi “Arıburnu” ile “Kabatepe” arasında bir aldığı için düşmanın henüz ihrâç etme-
laması, durun size söyleyeyim, (Def- buçuk kilometre kadar bir cephedeki sırtları ğe devam ettiği kıta’âtın ihrâcı hem müş-
terine baktı ve) öğleden evvel saat işgâl etmiştir. .... (27)nci Alay düşmanı şark kilâta, hem de teahhura uğradı. ... (57)’nci
600