Page 420 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 420

Basında
                                                                    ÇANAKKALE
                                KARA SAVAŞLARI                                                      The Illustrated War News, 8 Eylül 1915
                                                                          ZAFERİ
                                                                          1915-1916

                                    “Türklerin ileri mevzilerine hücum ettiğimiz zaman umum fırkalar harbe giriştiler;
                                        fırkalarımız Türkler tarafından kemal-i şiddetle geriye püskürtülmüşlerdir”


                    Bir tahte’l-bahr batırıldı, topçularımız atışa devam etti
                    “Tebliğ-i Resmî” şöyledir:
                    “23 Ağustos sene 331 (5 Eylül 1915) tarihiyle Karargâh-ı Umûmî’den tebliğ
                    olunmuştur:
                    1- Çanakkale cephesinde: İngilizlerin E.7. işaretli tahte’l-bahri 22 Ağustos’ta
                    Çanakkale’de batırıldı. Üç zabit ve 25 neferden ibaret olan mürettebatı
                    kâmilen esir edildi.
                    2- Anafartalar mıntıkasında keşif kollarımız muvaffakıyetli gece baskınları
                    ile düşmandan yine birçok ganâim (ganimetler) ile avdet etmişlerdir.
                    22 Ağustos’ta topçularımız, (Büyük Kemikli) civarında duran bir düşman
                    nakliye gemisinde yangın çıkarmışlardır. (Arıburnu)nda yalnız top ve
                    bomba endahtı (atışı) devam etmiştir.
                    Seddülbahir’de düşman topçuları bilâ-tesir (tesirsiz) fâsılalı surette Alçıtepe
                    civarına ateş etmişlerdir. 22 Ağustos’ta Anadolu Boğaz bataryalarımız
                    düşmanın İlyas Burnu’nda kayıklarını, Morto Limanı civarında mahfuz
                    (korunaklı) mahallerini, Seddülbahir cihetinde bataryalarını ve
                    ordugâhlarını muvaffakıyetle bombardıman ettiler ve bu tesir tahtında
                    mukabeleye teşebbüs eden düşman bataryaları susturulmuş ve ordugâh
                    mahallerini tahliye ve tebdile icbar edilmiştir. Bataryalarımız, akşamleyin
                    medhale (girişe) yaklaşmak isteyen düşman torpidolarını geri dönmeğe
                    icbar ettiler (zorladılar). Top ateşlerimiz altında kalan bir düşman vapuru
                    bilahere karanlıkta iki römorkör tarafından uzaklara çekilmiştir. (…)”

                    Bir İngiliz Cenerali ile zabitleri öldü
                    Ahmed Cevdet ise “Mühim Haberler”de Lozan’dan “Anafartalar Muharebesi
                    esnasında (Baldvin) namındaki İngiliz Cenerali ile birçok büyük rütbeli
                    İngiliz zabitleri telef olmuştur” bilgisini geçiyor.

                    Reuter Ajansı: Birliklerimiz maksada vâsıl olamamıştır
                    İkdam, “Bir Resmî İtiraf” başlığıyla, Berliner Tagblat gazetesinden
                    Reuter Ajansı’nın resmî rapora dayalı şu haberine yer veriyor: “Münferit
                    hücumlar vâki olmuştur. Muharebenin şiddetli olmasına ve tarafımızdan
                    külliyetli zâyiât verilmesine rağmen kıtaâtımız (birliklerimiz) hiçbir
                    noktada hedef ittihaz ettikleri (aldıkları) maksada vâsıl olamamışlardır
                    (ulaşamamışlardır). Avustralyalı ve Yeni Zelandalı askerlerimiz mütemadi
                    (sürekli) hücumlarında hiçbir netice elde edememişlerdir. Aynı kıtaât
                    evvelce tepelerde elde edebildikleri mevkileri muhafaza edemeyerek
                    tepelerden (tepelerin) aşağısındaki mevzilere iltica etmeye mecbur
                    olmuşlardır. (Suvla) tarafında dahi ilerlemeğe muvaffak olamadık. Sol
                    cenahta Türklerin ileri mevzilerine hücum ettiğimiz zaman umum
                    fırkalar harbe giriştiler. Fırkalarımız biraz ilerleyebilmişlerse de
                    tepeyi tutamadıkları için Türkler tarafından kemal-i şiddetle geriye
                    püskürtülmüşlerdir. Bu müharebelerde pek külliyetli zâyiât verdik.”


                    “İkinci bir kış muharebesine tahammül edemeyecekler”
                    “Gelibolu’da Düşmanlarımızın Kuvve-i Ma’neviyesi” başlıklı haberde Noye Fraye Prese’den naklen şu bilgiler veriliyor: “İngiliz
                    kuvve-i ihraciyesinin (çıkartma kuvvetinin) son hezimetlerden beri zaten sarsılmış olan kuvve-i maneviyesi (moral gücü), günden
                    güne hafiflemektedir. Gelibolu kuvve-i ihraciyesinde emrâz-ı sâriye (bulaşıcı hastalıklar) pek büyük zâyiâtı mucip olmaktadır (can
                    kayıplarına yol açmaktadır). İngiliz-Fransız ordusunda hakim olan hâlet-i ruhiyeye (ruh haline) nazaran Gelibolu’da bulunan
                    düşman askerleri ikinci bir kış muharebesine tahammül edemeyeceklerdir.”
                                                                                                                      İkdam, 06.09.1915





                      Zordur Anafartalar’a Gitmek…
                      Birinci fotoğrafın altında “Anafartalar’la İlgili Dağınık Nizamda İlerleme: İngiliz
                      Piyade Birliği Tuz Gölünü Geçerek Anafarta’ya Hücum Etmek İçin Anafartalar
                      Koyuna İndi” başlığı yer alır. Türk mevzilerini ele geçirmek için Gelibolu Anafartalar
                      Koyu’nda karaya çıkan askerlerin yürekli gayretlerini tanımlayan Ashmed Bartlett, 2
                      Eylül tarihli haberinde şöyle yazar: “Anafartalar’daki arazi kapalı ve engebeli ve giderek
                      tepelere yükseliyor. Açık düzen ilerlemek esastır ve bu yüzden, ayrılan askerlerin
                      subay ve komutanlarıyla irtibatları kesildi.”
                      İkinci fotoğrafın başlığı ise “Anafartalar Koyu’na Yeni Çıkarma: Tuz Gölü Karşısındaki
                      Anafartalar’da Türk  Mevzilerinin Bombalanması” idi. Altında ise “Kabatepe’nin
                      kuzeyindeki Anafarta Koyu, Gelibolu’daki yeni çıkarma için seçilmiş noktaydı. Mr.
                      Ashmed Bartlett, şöyle yazıyor: Koyun iki kolu, dar ve kumlu bir geçitle birleşir; bu
                      geçidin arkası Tuz Gölü’nün içinde kalan, kışın bataklık, yazın da kısmen kuruyan
                      yerdir. Yağmurdan sonra buraya geçmek imkansızdır” diye yazar.
                                                                The Illustrated War News, 08.09.1915



                                                                            420
   415   416   417   418   419   420   421   422   423   424   425