Page 424 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 424
Basında
ÇANAKKALE
KARA SAVAŞLARI Tasfir-i Efkâr, 9 Eylül 1915
ZAFERİ
1915-1916
Çekilme haberini ilk Sabah duyurur
Fransız askerleri subaylarına kırgın
“Çanakkale’de Alınan Üserânın (Esirleri) İtirafları”
başlıklı haberde Çanakkale muhabiri şunları bildiriyor:
“Kumandanın müsaadesiyle, ahîren (Seddülbahir),
(Arıburnu) ve (Anafartalar)da alınan üserâ ile görüştüm.
Seddülbahir’de esir edilen Fransızların ifadesine nazaran,
Fransızların kuvve-i maneviyesi (morali) pek muhtelldir
(bozuktur). Zabitler, askeri daima tehlikeye sevk ederek,
kendileri hemen hiç hücumlara iştirak etmezlermiş.
Bu sebeple Fransızların zabitlerine karşı itimatları
münkesirdir (kalmamıştır).”
Tasfir-i Efkâr, 09.09.1915
“Çanakkale’den Gidiyorlar”
Osmanlı basınında Çanakkale’deki düşman kuvvetlerinin
gideceğini duyuran ilk gazete olma unvanı Sabah’a aittir.
Sabah’ın Sofya muhabiri Arif Oruç imzasını taşıyan ve
birinci sayfadan büyük puntolarla verilen haberin başlığı,
“Çanakkale’den Gidiyorlar” diye atılmıştır. Bu tarihî haber
aynen şöyledir:
“Sofya 8 Eylül – Gündüz Saat 10, dakika 20.
Son alınan haberlerde Çanakkale’de icra-yı harekât
eden İngiliz ve Fransız kuvvâsının (kuvvetlerinin)
kumandanlarının İngiltere Harbiye Nezareti tarafından geri
çağrıldıkları bildirilmektedir. Rivayet olunduğuna göre İ’tilaf
Devletleri Gelibolu şibh-i ceziresindeki sâlifü’z-zikr (zekri
geçen) kuvvâ-yı askeriyelerini oradan çekerek garp sahne-i
harbine (Batı cephesine) sevk eyleyeceklerdir. Arif Oruç”
Çirkin iftirayı, Avustralyalı muhabir yalanlıyor
“Hakikat Nihan (Gizli) Kalmaz”
Aynı başlıklı haber, Türk askerlerine atılan bir iftirayı
Avustralya Savaş Bakanlığına bağlı bir muhabir olan Yüzbaşı
Bean’in yalanladığını ortaya koyuyor. Haber, New York Times
muhabiri tarafından Avustralya’nın Melbourn şehrinde 8
Temmuz 1915 tarihinde kaleme alınıyor:
“Türklerin, Gelibolu şibh-i ceziresinde Kabatepe üzerindeki
düşman mecruh (ölü) ve maktullerinin (yaralılarının) uzv-ı
reculiyetlerini (erkeklik uzuvlarını) kestikleri hakkında
Avustralya efradı beyninde taammüm eden efkâr-ı bâtılâneyi
cerh (Avustralya askerleri arasında yayılan yanlış fikirleri
çürüten) ve kabîh olan fiil-i mezkûrdan (bu çirkin fiilden)
Türkleri tebriye eylemek (temize çıkarmak) üzere Avustralya
Harbiye Nezaretine Avustralya Matbuat Heyeti Muhabiri Yüzbaşı (Bîn/Bean) tarafından keşîde kılınan (geçilen) 18 Haziran 915
tarihli telgrafnameyi âtiye yazıyorum:
‘Türk efradı tarafından irtikap olunan fecâyi‘ (işlenen feci suçlar) hakkında efkâr-ı umûmiyeyi (kamuoyunu) galeyana getiren ve
sahâif-i matbuata (basın sayfalarına) da sirayet eyleyen birçok rivayâtı, zannedersem Kahire’de bulunan Avustralya efradı neşr ü
ta‘mim edip duruyorlar. Avustralya ahalisi, bu gibi hikâyeleri son derecede bir kayd-ı ihtiyatla telakki etmelidirler. Bu gibi hikâyeler,
hengâm-ı harpte (harp zamanında) son derecede yorgun düşen dimağlarda kendinden tahassül eder ki bunların zerre kadar asıl
ve esasları yoktur. (…) Fakat emin olunuz ki bunlarda şemme-i hakikatten (hakikatin kokusundan) cüz’î bir eser bile yoktur.
Hakikat-i mahza (yalnız), burada bulunup da her şeyi gözüyle gören ve bunu bilâ-pervâ (çekinmeksizin) memleketine bildiren zatın
ifadesidir.’ (…)”
Sabah, 09.09.1915
Kapanmayan Cephe: Çanakkale…
Çanakkale Savaşları Birinci Dünya Savaşı’nın en şiddetli, en önemli ve en uzun süren savaşlarından biri oldu. Gazete ve
dergilerin kapaklarında sık sık yer verilen Çanakkale Savaşlarıyla ilgili kimi zaman cepheden bir fotoğraf, kimi zamansa
batan bir gemi yer alıyordu.
Servet-i Fünun’un Eylül ayında yayınlanan kapağında ise Çanakkale Cephesi’nden bir görüntü yer almaktadır:
“Çanakkale darü’l-harbinde bir kumandan kıtaâta (birliklere) emirler gönderirken”
Servet-i Fünun, 14.09.1915
424