Page 168 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 168

Basında
                                18 MART                             ÇANAKKALE
                                ZAFERİ                                                                             İkdam, 11 Nisan 1915
                                                                          ZAFERİ
                                                                          1915-1916

                                 “O kadar büyük kuvvetlerle teşebbüs edilen İngiliz-Fransız filosunun Çanakkale taarruzu
                                                 başarısızlığa düşürüldü ve kat‘î bir hezimetle neticelendi”

















                       İngilizler bir köyü bombaladı, hamile bir kadın öldü        “Boğaz’ı zorlamak için 300 bin asker lazım”
                       12 Nisan gazeteleri, korkunç bir haberi gündeme taşıyarak   Berlin kaynaklı haber, Tasfir tarafından “Çanakkale’ye
                       düşman kuvvetlerinin, masum halkın oturduğu köyleri         Dair” başlığı ve “Müttefiklerin yapamayacağı bir şey:
                       bombardıman ettiğini haber veriyordu. İkdam da “En Son      Boğaz’ı zorlayabilmek için (300) bin kişi lazım” spotuyla
                       Haberler” bölümünde “Hiddet ve Tehevvürlerini Teskin İçin”   verilir:
                       manşetiyle Milli Ajans’ın geçtiği şu haberi naklediyor:     “Berlin 10 Nisan – Roma’dan (Tagblat) gazetesine iş‘âr
                       “Çanakkale Boğazı’na vâki‘ olan hücumlarında sukut-ı        ediliyor (bildiriliyor): Umûr-ı bahriyede ihtisasıyla kesb-i
                       hayale uğrayan Müttefikîn, bundan mütevellit hiddet ve      iştihar etmiş (deniz konularındaki uzmanlığıyla meşhur
                       tehevvürlerini (kızgınlıklarını) vesâit-i müdafaadan mahrum   olmuş) olan İtalya’nın esbak Bahriye Nazırı (Betolu)
                       mevâki-i meskûneyi (meskun mevkileri) bombardıman           Çanakkale Boğazı’nın gayr-i kâbil-i teshir bir hale geldiğine
                       ederek masum kanı akıtmak ve bütün hukuk-ı medeniye         kâni bulunduğu ve Müttefikler Donanmasının harekâtına
                       ve kavâid-i insaniyeyi (medenî hakları ve insanî kuralları)   asgarî 300.000 kişilik bir ordu iştirak eylediği takdirde
                       çiğnemekle teskine çalışıyolar. Bu cümleden olarak,         Çanakkale Boğazı’nın zorlanmasına ancak imkan hâsıl
                       Müttefikîn Donanması Mart’ın yirmi beşince günü Adalar      olabileceğini beyan etmiştir. (M.)”
                       Denizi sahilinde Yeniköy’ü bombardıman ederek ahaliden                                    Tasfir-i Efkâr, 11.04.1915
                       ve Rum milletinden bir hamile kadının vefatıyla iki erkek ve
                       bir kızın mecrûhiyetine (yaralanmasına) sebebiyet verdikleri
                       anlaşılmıştır. Düşmanlarımızın bu ef‘âl-i hunharaneleri
                       (hunharca fiilleri) bütün alem-i medeniyet ve insaniyetçe
                       takbih (çirkin bulunsa) ve telîne uğrasa gerektir.”
                                                            İkdam, 12.04.1915


                       Sultan Reşad’ın Alman gazetesine özel mülakatı:
                       “Yeni Türkiye, ecdadından kalan toprakları kıskanırcasına
                       muhafaza edecektir”
                       İkdam, bir Alman gazetesinin Sultan Reşad ile yaptığı mülakatı,
                       “(Fremdenblat)ın Mühim Bir Makalesi” başlığıyla gazeteden
                       tercüme ederek okuyucularına duyurur:
                       “Viyana 9 Nisan (K) – (Fremdenblat) gazetesi, ahîren huzur-ı
                       padişahîye kabul buyurulan (Berliner Tagblat) muhabirinin,
                       Osmanlıların Çanakkale’deki müdafaa-i kahramânâneleri
                       hakkındaki sözlerine cevaben Zât-ı Hazret-i Padişahî tarafından
                       zikr olunan ‘Saadet, erbab-ı iktidarın sadık arkadaşıdır.’ tarzındaki
                       Osmanlı darb-ı meselini mütalaâtına esas ittihaz ederek diyor
                       ki: ‘Filvaki yeni Türkiyâ o kadar büyük bir kudrete maliktir
                       ki, husülünü arzu eylediği ve bizim de temenni ettiğimiz her
                       türlü saadete pek ziyade müstehaktır. Yeniden iktisab-ı kuvvet ve zindegî eden Türkiyâ, bu muharebede ateşe karşı harikulâde
                       bir mukavemet gösterdi ve böylece kendisinin pek büyük bir kuvve-i mukâvimeye malik bulunduğunu bütün cihana ispat
                       eyledi. Bu mukavemetin karşısında adeden faik (sayıca üstün) bir düşmanın hücumları aylardan beri münkesir olmaktadır
                       (kırılagelmektedir). Şiddetli bir hiss-i vatanperverâne ve şâyân-ı imtisal (örnek alınmaya değer) bir şevk ü sürûr ile meşbû‘
                       (doymuş) bulunan Osmanlı dilaverleri, her gün yeni ve parlak muvaffakıyetler ihraz eyliyorlar (elde ediyorlar). O kadar büyük
                       bir fahr (övünç) u gururla ilan olunan ve o kadar büyük kuvvetlerle teşebbüs edilen İngiliz-Fransız filosunun Çanakkale taarruzu
                       her tarafta câlib-i merhamet olacak bir surette akâmete düçar edildi (başarısızlığa düşürüldü) ve kat‘î bir hezimetle neticelendi.
                       Yeni Türkiyâ, yalnız berren değil, bahren dahi şanlı ecdadının an‘anâtına layık olduğunu ve ecdadından kendisine intikal
                       eden mukaddes toprakları hasûdâne (kıskanırcasına) muhafaza için her fedakârlığa amade bulunduğunu ispat eyliyor. İ’tilaf-ı
                       Müselles’in mütevâlî (peşpeşe gelen) hezimetleri, bu devletlerin zaten tezelzüle (sarsıntıya) uğramış olan nüfuzlarını büsbütün
                       zîr ü ezeber (yerlebir) edecektir. Osmanlı İmapartorluğu, gayet mükemmel bir halde olan kuvvâ-yı berriye ve bahriyesine istinad
                       ederek vukûât-ı âtiyeye kemal-i emn ü itimadla nigerân olabilir. Avusturya Macaristan ve Almanya, Türkiyâ’ya kemal-i fahr
                       u gururla müttefik ismini vermekte ve yeni Türkiyâ’nın muzaffer olacağı ümid-i kavîsini beslemektedirler. Esasen Türkiyâ’nın
                       düsturu da muzaffer olmaktır. Vukûât dahi kahraman Osmanlı müttefiklerimizin suret-i kat‘iyede ihraz-ı muzafferiyete azm
                       etmiş olduklarını gösteriyor.”
                                                                                                                      İkdam, 11.04.1915


                      Çanakkale’de şiddetli bombardımanlar
                      Dundee People’s Journal gazetesi birinci sayfasının yarısını Çanakkale Savaşlarına ayırır. İngiliz ve Fransız ortak filosunun
                      Çanakkale Boğazı’nı şiddetli bombardımana tuttuğunu bildiren gazete aynı zamanda Çankkale Boğazı ile bombardıman
                      bataryalarının fotoğraflarını yayınlar. Bombardıman savaşının ünlü bataryalarından birisinin de Madgar Kale Bataryası
                      olduğunu yazar.
                                                                                                   Dundee People’s Journal, 27.02.1915



                                                                            168
   163   164   165   166   167   168   169   170   171   172   173