Page 144 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 144

Basında
                                18 MART                             ÇANAKKALE
                                ZAFERİ                                                                       Lustige Blatter, 27 Mart 1915
                                                                          ZAFERİ
                                                                          1915-1916

                                    “Nihayet düşman filosu, şiddetli bir bora gibi tepesine yağan Osmanlı mermilerinin
                                                        altında olarak Boğaz medhaline çekilebildi”


                                                                                “Yeni hiçbir şey yok”
                                                                                “Tebliğ-i Resmî”, Çanakkale’deki durumu özetliyor:
                                                                                “Çanakkale karşısında yeni hiçbir şey yoktur.”
                                                                                18 Mart Zaferi’nin Çamlık tabyasından görünümü
                                                                                Tasfir-i Efkâr, “Çanakkale Bombardımanı” bölümünde “5 (18)
                                                                                Mart Muharebesi”nin ayrıntılarını, Ajans Volf muhabirinin
                                                                                müşahedelerine dayanarak naklediyor:
                                                                                “Müttefikîn sefâini evvela, sabah saat onbir buçukta top
                                                                                atarak Boğaz medhaline (girişine) geldiler. Muharebenin bu
                                                                                ilk safhasına (4) Fransız ve (5) İngiliz zırhlısı iştirak etmiş
                                                                                idi. Gazete muhabirleri, muharebeyi, ‘Çimenlik’ tabyasından
                                                                                seyr ü temaşa ediyorlardı. Ba‘de’z-zuhr (öğleden sonra) saat
                                                                                yarımda idi ki, bombardımanın şiddeti haddü’l-gayeye vâsıl
                                                                                olmuş bulunuyordu.
                                                                                Düşman ateşi, istihkâmlara tevcih eyliyor, son sistem
                                                                                gemilerin müthiş topları tarafından metîn kara istihkâmâtına
                                                                                karşı açılan bu ateş, şâyân-ı temaşa olduğu kadar müthiş ve
                                                                                muhavvef bir manzara teşkil eyliyor idi. Bombardıman bir saat
                                                                                kadar şiddetle devam eyledikten sonra biraz tahaffüf etmiş ve
                                                                                fakat çok geçmeden yine o derece bir şiddet kesbeylemiştir ki
                                                                                gemilerle istihkâmlar, kesîf bir duman bulutu altında gözden
                                                                                nihân (kayb) oluyor. Zemin, topların şiddetli tarrakalarından
                                                                                mütehassıl bir irtiâş ile birkaç millik mesafeye kadar
                                                                                sarsılıyordu.
                                                                                Saat ikide Müttefikîn donanması usul ta‘biyesini ve
                                                                                manevrasını tebdile mecbur olarak fâsılalı bir surette şu veya
                                                                                bu bataryaya karşı ateşe başladı. Fakat düşman, hedefi hiç
                                                                                de iyi tayin edemiyor, gülle alelekser (çoğunlukla) denize
                                                                                düşüyordu.
                                                                                Ba‘de’z-zuhr saat üçü çeyrek geçe, bombardıman son
                                                                                şiddetini iktisap etmiş (almış) idi. Tam bu esnada idi ki
                                                                                Fransızların ‘Bove’ zırhlısının, muhavvef tarrakalar (korkunç
                                                                                gürültüler) ve işti‘âller içinde olarak (3) dakika içinde ka‘r-ı
                                                                                deryaya (deryanın dibine) indiği görüldü. Fevkalâde şecaat
                                                                                ve besalet gösteren Osmanlı istihkâm efradı (askerleri),
                                                                                isabetkâr mermilerinin bu ilk netice-i zaferi karşısında şevk
                                                                                ü meserret nidalarını ayyuka çıkardılar. ‘Bove’nin battığı
                                                                                gün düşman torpidoları ile diğer sefâin ise, yatan geminin
                                                                                imdadına şitâb etmek (koşmak) istediler. Fakat ‘Bove’ o kadar
                                                                                serî‘ ka‘r-ı deryaya iniyordu ki mürettebatından pek az kişi
                                                                                kurtarılabilmiştir.
                                                                                Bir müddet sonra bir İngiliz sefinesinin güvertesine de bir
                                                                                mermi isabet etmiş ve direklerinden parçalamıştı. Aynı gemiye
                                                                                bir-iki güllenin daha isabeti, mezkur sefineyi şaşalatmış ve
                                                                                alelacele saff-ı harbi terk eylemeğe mecbur etmiş idi. Fakat
                                                                                makinelere arız olan sakatlık, sefineyi olduğu yerde kalmağa
                                                                                mahkum emiş ve neticede de düşman gemisi, ‘Bove’ye iltihak
                                                                                ettikten sonra gark u nâbûd (yok) olmuştur. Bu zırhlı da saff-ı
                                                                                harpten çıkmağa uraştığı esnada diğer birkaç mermi daha
                                                                                yiyince, öteki gibi yerinde saymağa ve nihayet geceleyin de
                                                                                denizin dibindeki arkadaşlarının yanına gitmeğe mecbur
                                                                                oldu. Saat dördü 35 dakika geçiyordu ki, diğer bir düşman
                                                                                zırhlısı(nın) da mühim hasarâta uğradığı görülmüştür.
                                                                                Bundan sonra, Müttefikîn donanması, hasar-zede zırhlıların
                                                                                ric‘atini te’mîn için istihkâmâtı bir saat daha bombardıman
                                                                                etti. Nihayet düşman filosu, şiddetli bir bora gibi tepesine
                                                                                yağan Osmanlı mermilerinin altında olarak Boğaz medhaline
                                                                                çekilebildi. Bu müthiş müsâra‘a esnasında düşman, tahminen
                                                                                (2.000) mermi atmış olduğu halde, bir tek Osmanlı bataryasını
                                                                                bile iskâta (susturmaya) muvaffak olamamıştır. Bu muharebe
                                                                                Osmanlı kuvve-i muhafazasının emniyet ve ma‘neviyatını
                                                                                fevkalâde tezyîd etti.”
                                                                                                                 Tasfir-i Efkâr, 27.03.1915




                      Denizcilerin şapkalarındaki yazılar: “İngiltere, Fransa”
                      “Üzgün balık ağı dikicileri: ‘… Ve onlar Çanakkale Boğazı’nın sularında oturup ağladılar.’”
                                                                                                            Lustige Blatter, 27.03.1915



                                                                            144
   139   140   141   142   143   144   145   146   147   148   149