Page 346 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 346

Basında
                                                                    ÇANAKKALE
                                KARA SAVAŞLARI                                                     Neuigkeits Welt Blatt, 17 Temmuz 1915
                                                                          ZAFERİ
                                                                          1915-1916


                              “İki günden beri Seddülbahir sahilinden mavna ve istimbotlarla mütemadiyen yaralı taşıyorlar”



                     Tebliğ-i Resmî: “Arıburnu’nda düşman siperlerinde çıkartılan yangınlar”
                      “3 Temmuz sene 331 (16 Temmuz 1915) tarihiyle Karargâh-ı Umûmî’den tebliğ
                     olunmuştur:
                     1- Çanakkale cephesinde: 2 Temmuz’da Arıburnu’nda tarafımızdan atılan
                     bombaların tesiriyle düşman, siperlerinde vukua getirilen yangınları güçlükle
                     söndürebildi. Öğleden sonra dört bacalı bir İngiliz kruvazörü torpido ve torpil
                     taharri gemileri himayesinde Kabatepe karşısına gelerek balon gemisinden
                     uçurdukları bir balon rasadatıyla uzaktan mevzilerimizi bîhûde bir müddet
                     bombardıman edip çekilmiştir. Seddülbahir cihetinde, sağ cenahımıza karşı düşman
                     topçusu bir saat kadar bilâ-netice ateş etti. İki günden beri Seddülbahir sahilinden
                     mavna ve istimbotlarla mütemadiyen taşıdıkları yaralıları üç büyük ve iki küçük
                     hastahane gemilerine bindirerek garba doğru nakl etmişlerdir.
                     1- 2 Temmuz gecesi Kereviz Deresi’ne kadar sokulan düşman torpido muhripleri
                     sahil topçu ateşlerimizle def‘ edilmiştir. 2 Temmuz öğleden evvel saat onbirde
                     hastahane işaretini taşıyan gemilerin düşman tarafından asker nakliyesinde istihdam
                     edildiği ve bunlarla karaya asker çıkardıkları görülmüştür. (…)”

                     “Çanakkale müttefikler için bir mezar olacaktır”
                     “Bir Türk İki Avrupalıya Bedel İmiş” başlıklı haberde Daily Mail gazetesi muhabiri
                     bir Fransız zabitinden aldığı bilgileri aktarıyor: “…Dünyada hiçbir asker, Türk
                     askeri kadar mukavemet ve mevti cidden istihkar edercesine (ölümü cidden
                     küçümsercesine) şecaat ve metanet gösterememiştir. Çanakkale melhame-i kübrâsı,
                     Türk askerinin kahramanlığına ebedi bir hatıra, bir destan olacaktır. Müttefiklerin
                     o dehhâş sefâini (dehşet saçan gemileri), cesim (büyük) topları, tayyareleri, hülasa
                     en son sistemdeki vesâit-i harbiyesine (savaş araçlarına) rağmen Çanakkale müdafilerinin göstermeğe muvaffak oldukları
                     mukavemet muhayyirü’l-ukûldür (akıllara durgunluk vericidir)…”
                     Yorum haberin sonunda şu cümleler yer alıyor: “Dün de söyledik, bugün de tekrar edeceğiz ve yarın her halde bilfiil görmekle
                     mübâhî olacağız. Çanakkale Müttefikler için ancak bir dâr-ı musibet, bir mezar olacaktır!”
                                                                                                                     İkdam, 17.07.1915


                     Avusturya Basını: Mühimmat Bitmez, Harita Değişmez…
                     Avusturya basınında yer alan iki fotoğraf ve altlarındaki açıklamalar İtilaf Devletleri’nin Çanakkale’de nasıl bir çıkmaza
                     girdiklerinin göstergesidir. İlk fotoğrafta, bir Türk cephaneliğinin fotoğrafının altına fabrikaların sürekli top mermisi ürettiği
                     ve İtilaf Donanması’nın “Cephaneleri bitecek” umudunun boş olduğu; ikinci fotoğrafta ise Türk ve İngiliz-Fransız birliklerini
                     gösteren haritanın savaşın başından beri değişmediği vurgulanıyor:

                                                   Fotoğraf altı yazıları şöyledir:
                                                   Türk cephaneliği
                                                   “Çanakkale’de Türklerle İtilaf Devletleri’nin güçleri arasında çok fazla mühimmatın kullanıldığı
                                                   topçu savaşı aylardır devam ediyor. İ’tilaf Kuvvetleri Türklerin mühimmatının yakında
                                                   tükeneceği ümidi içerisinde olsalar da yanılıyorlar. Güvenilir kaynaklardan aldığımız bilgiye
                                                   göre, Türklerin aylarca yetecek cephanesi
                                                   bulunmakta. Ve mühimmat fabrikaları sürekli
                                                   büyüyerek daha verimli hale gelmektedir.
                                                   Resimde, patlayıcıların bulunduğu bir
                                                   cephanelik görülmektedir.”

                                                   Haritanın altında ise şöyle yazar:
                                                   Türklerin ve İtilaf Kuvvetleri’nin
                                                   Gelibolu’daki mevzilerini gösteren harita
                                                   “Hilaller Türk mevzilerini göstermektedir,
                                                   kalın düz çizgiler İngiliz, siyah yarım
                                                   dairelerse Fransız mevzilerini göstermektedir.
                                                   Bu mevziler, Nisan’dan, yani İngiliz ve
                     Fransız taarruz kuvvetleri Çanakkale’ye indiğinden beri hiç değişmedi. İtilaf
                     Kuvvetleri’nin mevzileri denizaltıları ortaya çıktığından beri daha savunulamaz
                     hale geldi.”
                                                                                                          Neuigkeits Welt Blatt, 17.07.1915


                      “Çanakkale’yi Muhafaza ve Müdafaa Eden Kuvvet!”
                      Aynı başlıklı habere gazetenin çizeri Cemal Bey, muhteşem bir resim çizer. “Musavvirimizin Çanakkale sahne-i harbini
                      ziyaret intibâ‘âtından” diye verilen bu çizginin altında şunlar yazıyor: “Çanakkale sahne-i harbinde dünyanın en kuvvetli ve
                      nüfuzlu iki devletine karşı Hilafet kapılarını Hudâ-pesendâne fedakârlıklar, hûnîn (kanlı) fedâilikler ile müdafaa eden ve
                      hilalin şân-ı bülendini semâpaye celâdetlerle bir kat daha i‘lâ eyleyen cüyûş-ı İslam’ın bir mümessil-i zî-hamâseti.”
                      Haberde çizimin hikayesi şöyle anlatılır: “... Cemal Bey bundan bir ay kadar mukaddem Tasfir-i Efkâr namına Çanakkale’ye
                      azîmet ederek başlıca harp sahalarını dolaşmış ve muharebelerin suret-i vukuunu – fedâkâr askerimizin tarz-ı mücahedâtını
                      yakından tetkik ve müşahede ederek mahallinde bir hayli krokiler almağa muvaffak olmuş idi. İşte bâlâdaki resim, o
                      krokilerden birinin tablo haline ifrağını irâe eylemektedir…”
                                                                                                             Tasfir-i Efkâr, 17.07.1915


                                                                            346
   341   342   343   344   345   346   347   348   349   350   351