Page 88 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 88

Basında
                                DIŞ TABYALARIN                      ÇANAKKALE
                                BOMBALANMASI                                                                        İkdam, 11 Mart 1915
                                                                          ZAFERİ
                                                                          1915-1916


                                                   “Çanakkale’de 2 bin yılın en güçlü savunması vardır”



                                                          “Topçularımız en kalın demir zırhlardan daha kavî olan
                                                          göğüslerindeki iman ile, telaş etmeksizin vazifelerini görüyorlar”
                                                          Savaşın başlamasının üzerinden geçen 133. günde yayınlanan “Tebliğ-i Resmî” şöyledir:
                                                          “25 Şubat 330 tarihiyle Karargâh-ı Umûmî’den tebliğ olunmuştur: (…) 3- Bugün
                                                          iki düşman zırhlısı, ‘Kumkale’ ve ‘Seddülbahir’ mevâziini pek uzun fâsılalarla
                                                          ehemmiyetsiz (bir şekilde) bombardıman etmiştir. (…) 4- (...) Düşmanın deniz
                                                          tayyaresi, istihkâmât üzerine teveccüh eder iken tayyare bataryalarımızın ateşleriyle
                                                          uzaklaşmağa mecbur olmuştur.”


                                                          Wolff Ajansı muhabirinin bombardıman izlenimi:
                                                          “Bombardımanı yalnız İngiliz donanması icra ediyor”
                                                          Alman haber ajansı olan Wolff Telegraphic Bureau’nun özel muhabiri, 2 Mart tarihinde
                                                          Çanakkale’den bir haber geçerek, cephede gördüklerini aktarır: “… Bazı arkadaşlarla
                                                          beraber, Pazar günü Kal‘a-i Sultaniye’ye muvâsalat ettik. Muhabirler, kumandanın
                                                          müsaade-i mahsûsası ile harekât-ı askeriyeyi Kal‘a-i Sultaniye tarassut kulesinden seyr ü
                                                          temaşa eylemişlerdir. Bize refakat etmekte olan bir zabit, istihkâmât hakkında malumat
                                                          vermekte idi. Meşhûdâtımızın neticesi olarak Kal‘a-i Sultaniye Boğazı’nın iki bin
                                                          seneden beri bu derece mükemmel bir suretle ve azm ü metanetle müdafaa edilmemiş
                                                          olduğuna kâni‘ olduk. (…) Pazartesi günü istihkâmâta karşı açılan bombardıman
                                                          esnasında Fransız donanmasının pek uzakta durmakta ve bombardımanın yalnız
                                                          İngiliz donanması tarafından icra edilmekte olduğunu gördük. Gece saat onikide
                                                          torpil taharrisine (aramasına) mahsus birkaç geminin ziyâ-yı kamerden (ay ışığından)
                                                          bilistifade torpil toplamak maksadıyla Boğaz’a dahil oldukları haber verildi. İstihkâmlar
                                                          derhal bu gemiler(in) üzerine ateş açtıkları gibi torpil gemileri de ric‘at ettiler. Bu
                                                          gemilerin ric‘atini, Boğaz medhalinde bulunan bir İngiliz sefinesi istihkâmâta karşı
                                                          açtığı ateş ile teshil etmeğe (kolaylaştırmağa) çalışıyordu. Hükümet-i mahalliyenin
                                                          tedâbîri neticesi olarak civar köyler ahalisi sükuneti muhafaza etmektedir.”

                                                          “Asker Çıkarabilirler mi?”
                                                          Aynı başlıkla, Noye Fraye Prese’den nakledilen haber şöyledir: “İngilizlerin Meariz
                                                          Körfezi’ndeki hareketlerinden oraya asker çıkarmak arzusunda bulundukları(nın)
                                                          anlaşıldığı ve maahaza (bununla beraber) karaya asker ihracı (çıkarma) keyfiyetinin
                                                          gayr-i kabil (imkansız) denecek derecede fevkalâde müşkil olduğu beyan olunmaktadır.”
                                                                                                              Tasvir-i Efkâr, 11.03.1915




                      Mecidiye ve Hamidiye istihkâmlarının başarılı karşı koyuşları
                      Alman harp muhabirlerinden bir zat, Çanakkale bombardımanına dair
                      (Osmanisher Lloyd) gazetesine âtideki beyanatta bulunmuştur:
                      “Pazar günü öğle vakti (Agamemnon) ve (Nelson) sisteminde iki İngiliz
                      ve bir Fransız zırhlısı Çanakkale istihkâmâtına karşı ateş açarak Mecidiye
                      istihkâmına bir gülle yağmuru yağdırmaya başladı. Bunun üzerine, karşı
                      kıyıdaki Hamidiye istihkâmâtı ağır toplarıyla muharebeye iştirak ederek
                      hemen ilk endahtlarında üç mermi isabet ettirdi ve bir harp sefinesi saff-
                      harpten çekilmeğe mecbur oldu. Düşman sefinelerinden birinin saff-ı
                      harpten çekilmesini Kal‘a efradı (Yaşasın) nidalarıyla ayyuka çıkararak
                      karşıladılar. Ba‘dehû düşman Hamidiye istihkâmına karşı şiddetli bir
                      ateş açtı. 35 santimetrelik mermiler büyük gürültüler(le) havayı yararak
                      geçmeğe başladı. Mermilerin infilakı yeri titretiyordu. Çanakkale’nin bütün evleri sarsılıyordu. Karaya yetişemeyen mermiler,
                      denizde büyük bir sütun hasıl ediyordu. Dört saat devam eden bir muharabeyi müteakip düşman Çanakkale’nin haricine doğru
                      çekildi. Düşman donanması dört yüz mermi attığı halde Hamidiye istihkâmına hiçbir zarar îkâ‘ eyleyemedi. Yalnız metruk bir
                      kışla tahrip edildi. Etrafta bî-hadd ü hesap şerapnel parçaları görülüyor.”
                                                                                                                     Tanin, 12.03.1915

                      “Çanakkale’de hava sisli”                      “Bombardıman bir vakit kazanma oyunudur”
                      “Kal‘a-i Sultaniye 24 Şubat (Rumi)- Bugün hava   İkdam, “Bombardıman mı, Hava Oyunları mı?” başlıklı yorumunda
                      sisli idi. Zevâle doğru medhalde 3 düşman harp   çok ilginç bir tespitte bulunur: “… İşte görülüyor ki bugün yapılan
                      sefinesi görülmüştür. Bunlar pek uzaklardan    bombardıman hakikî bir mahiyeti haiz, ciddi bir teşebbüs değildir.
                      mehdale karşı ve pek uzun fâsılalarla ateş     Biraz daha vakit kazanmak için, hava oyunları kabîlinden bir şeydir.
                      etmişler ve tabyalarımız tarafından edilen     İflasa doğru gidenler, daima böyle oyunlarla zaman kazanmakta
                      mukabele üzerine çekilmişlerdir.”              bir menfaat tevehhüm ve tahayyül eyledikleri gibi İ’tilaf-ı Müselles
                                               Sabah, 11.03.1915
                                                                     hükümetleri de aynı tarîke sâlik oluyorlar. Fakat ne yanlış yol…”

                                                                     Churchill: Çanakkale harekâtımız, kötü hava şartlarından gecikti
                                                                     Ahmed Cevdet ise “Mühim Haberler”de şu bilgiyi geçer: “Lozan
                                                                     9 Mart – İngiltere Bahriye Nazırı Lord Churchill, İngiliz-Fransız
                                                                     Filosunun Çanakkale’deki harekâtı havaların fenalığı hasebiyle
                                                                     teahhura uğradığını (geciktiğini) beyan eylemiştir.”
                                                                                                                   İkdam, 11.03.1915

                                                                             88
   83   84   85   86   87   88   89   90   91   92   93