Page 376 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 376
BARBAROS
Basında
ZIRHLISININ ÇANAKKALE
BATIŞI Tasfir-i Efkâr, 9 Ağustos 1915
ZAFERİ
1915-1916
“Beşiktaş’ta Barbaros Numune Mektebi’nde Barbaros zırhlısı şühedâsının ruhlarına
Mevlid-i Şerif kıraat edilmiştir”
Barbaros, Arıburnu’nda düşmana büyük zarar vermişti
Tasfir-i Efkâr’ın “Son Haberler” bölümünde yer alan “(Barbaros)un Ziyâ‘ı
Hakkında” manşetli haberi şöyledir:
“(Barbaros) zırhlısı muharebenin bidâyetinden beri pek çok defalar Çanakkale
muharebâtına iştirak etmiş ve ağır toplarının ateşiyle Arıburnu’na çıkan düşmana
ağır zâyiât verdirmiştir. Bundan maada düşmanın birçok nakliye sefâinini ve bir
torpido muhribini mahv eylemiş ve bir defasında da Arıburnu’ndaki düşmanın
ihraç (çıkarma) iskelesini tahrip etmiştir. Kendisine bu kadar zarar veren
(Barbaros)’un ve sair emsali sefâin-i harbiyemizin izâlesi (ve diğer benzer harp
gemilerimizin yok edilmesi) için düşmanın Marmara’ya geçirmek istediği tahte’l-
bahrlerden altısı cezalarını buldular. İttihaz olunan tedâbir ve manialar (alınan
tedbir ve engeller) arasından geçebilen düşman tahte’l-bahri ise şimdiye kadar
bütün boşa giden taarruzât ve teşebbüsâtından sonra, ilk defa olarak, Osmanlı
donanmasının bir hatt-ı harp sefinesini vurabilmiştir. Osmanlı bahriyesi, karada
“Barbaros’un topları daima ateş harp ederek vazifelerini ifa eyleyen ordudaki kardaşlarına, şan ve şerefle muavenete
saçmıştır” koşan sefine-i harbiyenin garkı üzerine, rütbe-i şehadete erişen zâbitân ve efrad ile
“Kahraman Barbaros” başlıklı haber, müftehir ve mübâhîdir (subay ve askerler ile iftihar edip övünür).”
yabancıların Barbaros hakkındaki Tasfir-i Efkâr, 10.08.1915
görüşlerini naklediyor:
“Berlin 9 Ağustos – (Lokal Ancayker)
ve sâir gazeteler, (Barbaros) zırhlısının
şimdiye kadar ibraz ettiği faaliyeti pek
ziyade takdir ile diyorlar ki: ‘Osmanlı
bayrağı, mezkûr sefinede temevvüç
ettiği (dalgalandığı) zamandan beri,
bilâ-mübalağa (abartısız) denilebilir
ki (Barbaros)un ocakları sönmemiş ve
topları daima ateş saçmışlardır.’ Mezkûr “Çanakkale Müdafaası”
gazeteler, (Barbaros)un Osmanlı-İtalya Sabah’taki “Çanakkale Müdafaası” başlıklı bir başka bir haber ise şöyledir:
ve Balkan Muharebeleriyle harb-i “Viyana 10 Ağustos – Tagblat gazetesi Barbaros Hayreddin Zırhlısı’nın
hâzırdaki faaliyetinden bahs ile mezkûr ziya‘ından bahs ettiği sırada diyor ki: ‘Mezkur zırhlının gark olması
sefinenin her vakit vazifesini bihakkın Çanakkale müdafaasını ihlal edemez. Çünkü mezkur sefine-i harbiye, eski
ifa eylemiş olduğunu izah ediyor.” olmak hasebiyle ancak seyyar bir batarya hizmetini ifa edebiliyordu.’ …”
Sabah, 11.08.1915 Sabah, 12.08.1915
“Barbaros şehidleri için Beşiktaş’ta mevlid okundu”
İkdam’ın “Barbaros Şühedâsına Mevlid” haberi şöyledir: Barbaros şehidlerinin ruhları için…
“Barbaros Zırhlısı’nın İstanbul’a vürûdunun sene-i devriyesine Tasfir’in haberine göre “(Barbaros) şehidlerinin ruhuna
müsadif (rastlayan) geçen Cuma günü Beşiktaş’ta Barbaros – Cuma günü öğleden sonra, Tophane’de Kılınç Ali
Numune Mektebi’nde Barbaros Zırhlısı şühedâsının ruhlarına Paşa Cami-i Şerifi’nde (Barbaros) zırhlısında şehid olan
ithaf olunmak üzere Mevlid-i Şerif kıraat edilmiş ve ba‘dehû zabitan ve efradın ervâh-ı mübarekesine ithaf edilmek
(bilahare) Barbaros Hayreddin Paşa’nın türbesine gidilerek üzere menkıbe-i velâdet-i Hazret-i Risaletpenâhî kıraat
bir ihtifal icra kılınmıştır. Mevlidde med‘uvvîne şiralar tevzî’ ettirilecektir.”
kılınmıştır.” Tasfir-i Efkâr, 17.08.1915
İkdam, 06.09.1915
“Kahraman bahriyemiz, bu kaybın acısını düşmandan kat kat çıkaracaktır”
Sabah, “Vaziyet-i Askeriye” başlıklı yorum bölümünde Barbaros Zırhlısı hakkında şunları yazıyor:
“(…) Bâlâda münderiç bulunan Tebliğ-i Resmî mündericâtından müstebân olduğu üzere, dün sabah, bir düşman tahte’l-
bahri Çanakkale’de (Barbaros) Zırhlımızı gark etmiştir. Bu ziyâ‘ her ne kadar bizce câlib-i teessüf ise de harpte berrî ve
bahrî muvaffakiyâtımız nokta-i nazarından haiz-i ehemmiyet değildir. Filhakika, bu derecelerde dehşetli bir Harb-i Umumi
esnasında (Barbaros) gibi üçüncü, hatta ihtimal ki dördüncü derecede bir zırhlının zâyi‘ olması(nın) harbin cereyan-ı
umumisi üzerinde bir tesir husule getiremeyeceği meydandadır. Düşmanın kuvvâ-yı berriye ve bahriyesi Çanakkale önünde
Osmanlıların âhenîn mukavemeti karşısında makhûr ve perişan olurken, cihanın en büyük iki devlet-i bahriyesinin lâ-yuadd
velâ-yuhsâ süfün-i harbiye-i cesîmesi Çanakkale pîşgâhında aciz kalırken, nispeten lâ-şey’ mesabesinde olan kuvvetlerimizin
azm-i kahramânânesi sayesinde şimdiye kadar onların on-onbeş sefâin-i cesîme-i harbiyesini ka‘r-ı deryaya göndermiş,
amelden büsbütün sâkıt bir hale getirmişken takriben otuz sene evvel inşa edilmiş eski sistemde ve ancak on bin tonilato
hacminde bir sefinemizin gark olmasının ne ehemmiyeti olabilir? Her halde kahraman kuvvâ-yı berriye ve bahriyemizin bu
ziyâ‘ın acısını düşmandan kat kat çıkaracağına i‘tikâd ve iman-ı tâmmımız vardır. (…)”
Sabah, 09.08.1915
376