Page 362 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 362

Basında
                                                                    ÇANAKKALE
                                KARA SAVAŞLARI                                                                   Tanin, 29 Temmuz 1915
                                                                          ZAFERİ
                                                                          1915-1916


                            “Türkler mestur (gizli) ve fennî son tahkimler ile donanmış olarak nâ-mağlup bir halde bulunuyor”



                     “Tebliğ-i Resmî”: Keşif kolumuz siper baskını yaptı
                     “(…) 2- Çanakkale cephesinde: (15) Temmuz günü hafif ve
                     seyrek piyade ve topçu ateşleriyle geçmiştir. 14-15 Temmuz
                     gecesi (Arıburnu)nda sağ cenahımızdan çıkan bir keşif kolu,
                     düşmanın bir kısım siperine baskın yaparak bir hayli istihkâm
                     âlâtı, bir miktar tüfenk iğtinâm etmişlerdir. (…)”
                                                     Tasfir-i Efkâr, 30.07.1915











                                                                                 Mestur savaşan Türkler, Avustralya fırkasını nasıl yok etti?
                                                                                 İkdam, “Çanakkale Müdafaası Hakkında” başlıklı haberinde
                                                                                 Staripi gazetesinden naklen şunları yazıyor: “(…) Türkler
                                                                                 mestur (gizli) olarak harp ediyorlar. Türkler mestur ve
                                                                                 vesâit ve tahkîmât-ı ahîre-i fenniye (fennî son tahkimler)
                                                                                 ile mücehhez (donanmış) olarak nâ-mağlup bir halde
                                                                                 bulunuyor. Gülle yağmuru onları yerlerinden kımıldatamaz.
                                                                                 Mestur ve seyyar bataryalar onları muhafaza etmektedir. (…)
                                                                                 İhraç harekâtının bidâyetinde, yedi bin kişiden mürekkep
                                                                                 bir Avustralya fırkası karaya çıkmıştı. Türkler, birbirinin
                                                                                 arkasında dört sıra sipere tahassun etmişler (sığınmışlar) ve
                                                                                 mürûr u ubûru (geliş gidişi) men‘ etmekte bulunmuşlardı.
                                                                                 Kısa bir mukavemetten sonra, siperden sipere çekilmişler
                                                                                 ve Avustralyalıları onların dahiline çekmek için ric‘ate
                                                                                 başlamışlardı. Türkler Avustralyalıları siperler dahiline
                                                                                 çektikten sonra meçhul bir lağım ile onların hatt-ı ric‘atlerini
                                                                                 (geri çekilme) kesmişler ve kâffesini öldürmüşlerdir. Şimdiye
                                                                                 kadar Müttefiklerin zâyiâtı 85 bini mütecavizdir. Her gün
                                                                                 yaralı nakl eden seyyar hastahane gemileri Mondros’a vâsıl
                                                                                 oluyor. İngiliz yaralıları Kıbrıs’a, İskenderiye’ye ve Malta’ya
                                                                                 nakl ediliyorlar. (…) Bilhassa Ceneral Guro’nun cerîhadar
                                                                                 (yaralı) olmasından sonra Fransızlar İngilizler aleyhine o
                                                                                 derece idare-i lisan ediyorlar ki, kendi harp planları kabul
                                                                                 edilmediği takdirde bu teşebbüsten ferâgat edeceklerini
                                                                                 alenen beyan ediyorlar.”
                                                                                                                     İkdam, 30.07.1915




                      “Bataryalarımızın mermileri bir torpidonun başına isabet etti”
                      28 Temmuz 1915 tarihli cephe haberlerini içeren “Tebliğ-i Resmî” şöyledir:
                      “15 Temmuz 331 (28 Temmuz 1915) tarihiyle Karargâh-ı Umûmî’den tebliğ olunmuştur:
                      (…) 2- Çanakkale cephesinde: 14 Temmuz’da fâsılalı piyade ve topçu ateşlerinden başka zikre şâyân bir hareket olmamıştır.
                      13 Temmuz’da öğleden sonra [Kerevizdere] hizalarına takarrüple (yaklaşarak) Seddülbahir’e karşı olan kıtaâtımızın
                      (birliklerimizin) sol cenahını bombardıman etmek teşebbüsünde bulunan birkaç düşman torpidosu bataryalarımızın
                      mukabelesiyle mermilerden biri torpidolardan birinin baş tarafına isabet etmiş ve bunun üzerine cümlesi bombardımanı
                      keserek çekilmeğe mecbur olmuşlardır.”

                      “Çanakkale’de Yeni Bir Fransız Kumandanı”
                      Aynı başlıklı haber şöyledir: “Atina, 25 Temmuz (M.A) – (Gecikmiştir) Yunanistan’daki Fransız heyet-i askeriyesi reisi
                      Ceneral Viyanere’nin Çanakkale’deki İngiliz-Fransız Kuvvâsı (Kuvvetleri) Kumandanlığı’na tayin olunacağı rivayet ediliyor.”

                      “Türkler, manevî kuvveti fevkalade olan bir orduya maliktir”
                      “Çanakkale Muharebâtı Hakkında Bir İtalyan Gazetesinin Mütalaâtı” başlıklı haber şöyledir: “Filibe’den (Sekolo) gazetesine
                      keşîde edilen bir telgrafnamede deniliyor ki: ‘Türkler, Dersaadet’te ve Çanakkale’de, kuvve-i maneviyesi fevkalade ve
                      mükemmel bir surette teşkil olunmuş bir orduya maliktirler. Bu orduya karşı İngiliz ve Fransız kıtaâtı hiçbir şey yapamaz’...”

                      “Çanakkale’de 80.000 Zâyiât Vermişler”
                      Aynı başlıklı haber şöyledir: “Viyana, 27 (M.A:)
                      – Ahîren Çanakakle’den Atina’ya gelmiş olan ve
                      bir İngiliz zabitinin, Gelibolu’da icra-yı hareket
                      eden İngiliz-Fransız kıtaâtının (birliklerinin)
                      tahminen 80 bin kişi kadar zâyiât verdiklerini
                      ve kıtaât-ı Osmaniye’nin lüzumundan fazla mühimmata malik bulunduklarını nakletmiş olduğunu Wiener Allgemeine
                      Zeitung gazetesi yazıyor.”
                                                                                                                   Tanin, 29.07.1915


                                                                            362
   357   358   359   360   361   362   363   364   365   366   367