Page 304 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 304
KARA SAVAŞLARI /
Basında
KEREVİZDERE VE 83 RAKIMLI ÇANAKKALE
TEPE MUHAREBELERİ Tasfir-i Efkâr, 25 Haziran 1915
ZAFERİ
1915-1916
“Düşman, külliyetli telefât vermekten başka bir netice elde edememiştir”
“Düşman eski mahallerinde ve hareketsiz…”
25 Haziran 1915 tarihindeki gelişmeleri duyuran “Tebliğ-i Resmî”:
“(…) 2- Çanakkale cephesinde: 11-12 (24-25) Haziran gecesi
‘Arıburnu’nda fâsılalı ateş teati edilmiştir.
‘Seddülbahir’de vaziyet son muharebeden evvelki halindedir. Düşman
tamamıyla eski mahallerine sürülmüş ve şu günlerde ciddî hiçbir hareket
gösterememiştir.
8 Haziran (21 Haziran 1915) muharebesinde düşman pek azîm olan zâyiât
miktarı henüz tahmin olunamamıştır. Mütemadiyen yaralı nakletmekte
olan düşman sefâini topçu ateşlerimizle iz‘âc (taciz) edilmemektedir.
11-12 (24-25) Haziran gecesi ‘Seddülbahir’ grubumuzun sağ cenahından
çıkan bir keşif kolumuz bir kısım siperde bastırdığı düşman neferlerini
telef edip ellerindeki makineli tüfeği tahrip ve 26 tüfek ile dokuz sandık
cephane, birçok âlât-ı tahkîmiye ve makineli tüfeklere mahsus yedek âlâtı
ve telefon malzemesi, bombalar iğtinâm ederek avdet etmişlerdir…”
Tasfir-i Efkâr, 26.06.1915
Türk keşif kolunun büyük başarısı
“Çanakkale’de” başlıklı haber, 24 Haziran gecesiyle ilgili önemli bir ayrıntı verir:
“Çanakkale 12 Haziran – [Rumeli mıntıkası muhabirimizden] 11-12 (24-25) Haziran
gecesi Seddülbahir cephesinde ileri çıkarılan kuvvetli bir keşif kolumuz evvela tesadüf
ettiği düşman kuvvetini derhal imha ederek İngilizlerin bir makineli tüfengini tahrip
ve 26 tüfenk ile 9 sandık cephane, birçok kazma, telefon, bomba ve sair âlât-ı harbiye
iğtinâm etmiş ve sâlimen geri dönmüştür. Düşman biraz sonra yine bu cephe-i harbin
merkezinde taarruz etmek istemiş ise de, külliyetli telefât vermekten başka bir netice
elde edememiştir. Arıburnu’nda hafif ateş teatisinden başka bir şey yoktur.”
Sabah, 26.06.1915
“Düşmanın, 21 Haziran muharebesinde 7 binden fazla kaybı var”
“Tebliğ-i Resmî” şöyledir:
“13 Haziran 331 tarihiyle Karargâh-ı Umûmî’den tebliğ olunmuştur:
(…) 2- Çanakkale cephesinde: Şimalde ‘Arıburnu’nda 12 Haziran günü
hafif ateş muharebesi olmuştur.
Öğleden sonra ‘Kabatepe’ karşısında görünen bir düşman nakliye
gemisine topçularımız tarafından atılan mermilerden biri arkasına
diğeri ortasına isabet ederek, gemide yangın zuhur etmiş (meydana
gelmiş) ve yine aynı mevzideki topçularımız bir düşman torpidosuna
bir mermi isabet ettirmiş ve bu civarda sahile yakın bir mahalde
cephane çıkarmakta olan bir nakliye sefinesine iki mermi isabet
ettirilmiş ve hâsıl olan işti‘âl (alev alma) neticesiyle gemi sahilden
çekilmiştir.
Cenupta ‘Seddülbahir’de merkez kıtaâtımızın bazı siperlerine karşı
düşmanın mükerreren icra eylediği taarruzlar, her defasında zâyiâtla
püskürtülmüştür. Sol cenahta yalnız topçu ve piyade ateş muharebesi
olmuştur.
Gerek mecruh taşıyan nakliye gemilerinin miktarından ve gerekse
henüz daha bugüne kadar meydan-ı muharebeden kaldıramadıkları
maktul yığınlarından düşmanın 8 (21) Haziran muharebesindeki
zâyiâtı 7.000’den pek fazla olarak tahmin olunmuştur…”
Tasfir-i Efkâr, 27.06.1915
“Hafif ve fâsılalı top ve tüfek muharebeleri…”
“234’üncü Gün” ve “Tebliğ-i Resmî”: “11 Haziran 331 (24 Haziran 1915) tarihiyle Karargâh-ı Umûmî’den tebliğ olunmuştur:
(…) 2- Çanakkale cephesinde: ‘Arıburnu’ ve ‘Seddülbahir’ cihetlerinde dün hafif ve fâsılalı top ve tüfenk muharebelerinden
başka bir hareket olmamıştır…”
“Gelecek nesil, bu zafer destanını tarih sahifelerinde okurken hayran olacak”
“Çanakkale’de” bölümünde ise, hamâset dolu uzun bir yazı yayınlayan gazete şu görüşlere yer verir: “(…) Düşmanın orduları,
tüfenkleri, topları, dirednotları hepsi aciz ve mahcup çırpınıyor. Fakat neticede bir hatve (adım) bile ilerlemek yok. İşte
Müttefiklerin hali bu merkezdedir.
Ordu ve Kal’amız, maddî ve manevî kuvvetlerini pek zinde ve taze bir halde muhafaza ediyor. Bazen süngüsüyle, bazen
toplarıyla, bazen de tahte’l-bahr silahlarıyla her gün düşmanın kuvvetlerinden birçoğunu diyar-ı ademe yolluyor. Bir
meydan-ı şân u şeref ki hiç şüphesiz nesl-i âtî, bunun destan-ı zaferini tarih sahifelerinde okurken lâl u hayrân takdir-hân
olacak ve bugünkü nesli yarın hayır ve sitayişle yâd edecektir…”
Tasfir-i Efkâr, 25.06.1915
304