Page 484 - Basında Çanakkale Zaferi 1915
P. 484

Basında
                                                                    ÇANAKKALE
                                KARA SAVAŞLARI                                                                     İkdam, 14 Kasım 1915
                                                                          ZAFERİ
                                                                          1915-1916


                                     “Hükümet artık Dersaadet’e vâsıl olma ümitlerinin mahv olduğunu biliyor mu?”



                      “O 20 tahte’l-bahri batırılmıştır”
                     “Tebliğ-i Resmî” şöyledir:
                     “30 Teşrinievvel 331 (12 Kasım 1915) tarihiyle Karargâh-ı Umûmî’den tebliğ
                     olunmuştur:
                     1- Donanma-yı Hümâyûnca ittihaz edilen tedâbîr-i cedîde-i tehaffuziye
                     (alınan yeni savunma tedbirleri) sayesinde O 20 işaretli İngiliz tahte’l-bahri 23
                     Teşrinievvel’de Çanakkale’de batırılmıştır. Mürettebatından üç zabit ile altı nefer
                     esir alınmıştır.
                     İngilizlerin en yeni tahte’l-bahrlerinden olan O 20 iki ay evvel Çanakkale’de
                     görünmüştü. Altmış bir metre uzunluğunda, 800 ton hacminde idi. Deniz
                     üstünde 19 mil, deniz altında 14 mil süratinde olup 8 torpil kovanıyla onda 6,7
                     santimetrelik iki aded serî‘ ateşli topu ve otuz kişilik mürettebatı bulunuyordu.
                     2- Saroz Körfezi sahiline ateş açmak isteyen düşman monitörleri her
                     teşebbüslerinde topçularımızın ateşleriyle ateş kesip uzaklaşmağa mecbur
                     edilmişlerdir. Anafartalar’da Kemikli Limanı’nda görünen düşman sefâ’ini
                     topçu ateşlerimizin tesiriyle limandan uzaklaştırılmıştır. 28 Teşrin-i Evvel’de işbu limanda karaya oturan bir düşman torpidosu
                     tamamıyla batmıştır. Arıburnu’nda Kanlısırt’ta düşmanın bir bomba mahalli tahrip edilmiştir. Seddülbahir’de sol cenah karşısında
                     tel örgü kurmakla meşgul düşman efradına topçularımız epey zâyiât verdirmişlerdir. Mutat olan kara ateşlerine Anafartalar’da ve
                     Seddülbahir’de düşmanın bir kruvazörüyle iki monitörü bilâ-tesir iştirak etmiştir.
                     3- Diğer cephelerde mühim tebeddül yoktur.”
                                                                                                                     İkdam, 13.11.1915
                                                          “Ateş muharebesi fâsılalı olarak sürmüştür”
                                                          “Tebliğ-i Resmî” şöyledir:
                                                          “31 Teşrinievvel 331 (13 Kasım 1915) tarihiyle Karargâh-ı Umûmî’den tebliğ
                                                          olunmuştur:
                                                          1- Çanakkale cephesinde: 29-30 Teşrinievvel’de (11-12 Kasım’da) mevziî ateş muharebesi
                                                          fâsılalı olarak devam etmiştir. Topçularımızın muvaffakiyetle mukabeleleri düşman
                                                          mevâziinde te’sîrâtını göstermiştir. Düşmanın iki torpidosu Anafartalar’da, bir kuruvazör
                                                          ile bir torpidosu Arıburnu’nda kara ateşlerine neticesiz iştirak etmiştir. Anadolu sahil
                                                          bataryalarımız Seddülbahir civarında ve Morto Limanı kurbündeki (yakınındaki)
                                                          düşman kıtaâtıyla römorkör ve dubalarına muvaffakıyetle ateş açmıştır. (…)”

                                                          “Alçıtepe taarruzuna hiçbir vakit teşebbüs olunmamalıydı”
                                                          İkdam, Harb Matbuat Karargâhı’ndan geçilen haberi, “Aşmit Bartlet’in Tenkidâtı
                                                          (Eleştirileri)” başlığıyla verir. Haberde Bartlet’in verdiği bir konferansta 18 Mart
                                                          Muharebesini tasvir ettiği, o mevsimde Boğaz’ın aşılmasının imkansız olduğunu,
                                                          ordunun desteği olmadan taarruza başlamanın makul olmadığını söylediği belirtilerek,
                                                          şöyle konuştuğu naklediliyor:
                                                          “Avustralya kıtaâtının mevkilerini muhafaza eylemek hususunda ibraz edecekleri
                                                          (gösterecekleri) metanet ve azimden istifade ederek kıtaâtımızın Aşı Baba’yı
                                                          (Alçıtepe’yi) tecavüz eylemeleri suretiyle şibh-i cezirenin müntehâsını teshîr eylemek
                                                          keyfiyeti taht-ı te’mine alınabilirdi. (8) Mart’ta Aşı Baba’ya karşı vâki olan kat‘î
                                                          taarruzlarımızın adem-i muvaffakıyete müncer olması (başarısızlıkla neticelenmesi)
                                                          üzerine mesele suret-i ciddiyede (ciddi şekilde) tetkik ve mütalaa olunmalıydı. Çünkü o
                    zaman (ne) Türk askerinin kıymet-i harbiyesini ve ne bu askerin daha pek çok kahramanlıklar ibrazına müstaid (istidadlı) olduğunu
                    tamamıyla anlamış bulunuyorduk. Zâyiât-ı azîmeyi mucip olan (Aşı Baba) taarruzlarına ise hiçbir vakit teşebbüs olunmamalıydı. 4,
                    28 Haziran ve 12, 13 Temmuz tarihlerinde ileri harekâta teşebbüs edilmiş; 30 ilâ 40 bin kişilik zâyiât verdikten sonra muhâcemâta
                    (hücumlara) birdenbire nihayet verilmiştir.”

                    “Avam Kamarası’nda Çanakkale Hakkında Sualler”
                    Aynı başlıklı haberde, Fusişe Caytung gazetesinden naklen şu bilgi veriliyor: “Lord (Pirskord) Avam Kamarası’nda, cevapsız kalan
                    âtideki sualleri irad eylemiştir: 1- Hükümet, Çanakkale’deki kıtaâtımızın ilerlemeleri(nin) gayr-ı kâbil (imkansız) olduğuna vâkıf
                    mıdır (olduğunu biliryor mu)? 2- Çanakkale’deki kıtaâtımız hastalıktan yevmî (günde) bin telef vermekte olduğundan, bu kışı da
                    orada geçirdikleri takdirde büsbütün mahv u helak olacağını hükümetimiz düşünmüş müdür? 3- Hükümetimiz, Çanakkale’deki
                    kıtaâtımızın, düşmanımızın cephane sarf etmek istememesi sayesinde orada tutunabildiklerini nazar-ı dikkate almış mıdır? 4-
                    Bulgaristan tariki ile Türkiya’ya nakliyat icrasına mani olamayacağımız mülahaza ediyor mu? 5- Hükümet artık Dersaadet’e vâsıl
                    olmak ümitlerinin mahv olduğunu biliyor mu? 6- Bu mevsimde sahil ile irtibatımız haftalarca munkatı‘ (kesilmiş) olacağı cihetle,
                    bu hale karşı ne düşünülüyor? (Pirskord) sözüne devam ederek demiştir ki: ‘Almanlar Dersaadet’e vâsıl olurlarsa, bütün Asya
                    kendileri için açık olacaktır. Her tarafımız zulmetle mestur bulunuyor.’”


                                                          Churchill, istifa etti
                                                          Ahmed Cevdet, “En Son Haberler”de Lozan’dan bildiriyor: “İngiltere Bahriye Nazırı
                                                          Churchill istifa etmiştir.”
                                                                                                                      İkdam, 14.11.1915


                      Aşı Baba (Alçıtepe) İstanbul’a giden yolu savunuyor
                      London News’in “Modern Muharebe Alanlarının En büyüğü: Aşı Baba. ‘Doğal Tabya’ Kostantinopol’e Giden Yolu Savunuyor”
                      başlıklı fotoğraf haberinde, “İngilizlerin ve Fransızların Birçok Saldırıyı Yiğitçe Gerçekleştirdiği Yer: Aşı Baba’dan Önceki
                      Köy. Gelibolu’daki Türkler Tarafından Tutulan Meşhur Tepe” spotuna yer veriliyordu.
                                                                                                The Illustrated London News, 27.11.1915

                                                                            484
   479   480   481   482   483   484   485   486   487   488   489