Page 254 - Basında Çanakkale Zaferi 1915

Basında
TÜRBE-HASTANE-KÖYLERİN ÇANAKKALE
BOMBALANMASI Tasfir-i Efkâr, 23 Mayıs 1915
ZAFERİ
1915-1916

İngilizler, bu kez de Maydos’u bombaladı

Düşman tayyareleri, hem şehre hem hastaneye bomba atıyor
“Düşman Tayyarelerinin Hunharlıkları” başlıklı haberde, “Gelibolu 18 Nisan – Düşman
tayyarecileri ‘Maydos’ üzerinde uçarak şehre ve bilhassa üzerinde Hilal-i Ahmer işareti
bulunan hastahaneye bombalar atmışlardır. Hastahanede taht-ı tedavide bulunan
yaralılardan bir-ikisi mecrûh olmuş (yaralanmış) ve şehirde bir kadın ile bir çocuk telef
olmuştur” denilir.
Tasfir-i Efkâr, 02.05.1915

Gazetede yer alan 266. gün “Tebliğ-i Resmî”sinde bir
hastanenin bombalandığı şöyle duyurulur: “… Akşam
üstü düşman tayyareleri, üzerlerinde ufken (yatay olarak)
gerilmiş pek âşikâr Hilal-i Ahmer işaretleri bulunan Halil
Paşa Hastahanesine bombalar attılar.”
Tasfir-i Efkâr, 27.07.1915

Bu kez bir hastane bombaladılar
“Düşmanlarımızın Vahşeti” başlıklı haber şöyledir:
“Çanakkale 20 (M.A) – Çanakkale önündeki Müttefikler silsile-i vukuat-ı vahşiyânelerine yeni bir vak‘a-i nâmerdâne daha ilave
ettiler: 17 Temmuz öğleden evvel saat yediyi çeyrek geçe bir düşman tayyaresi (Ezine)deki hastahane binasına bir bomba attı.
Hastahanenin cephesi yıkıldı ve zavallı bir hasta nefer ağır bir surette mecruh oldu.”
İkdam, 04.08.1915

“Maydos Faciası”
Tasfir-i Efkâr, “Maydos Faciası”nın peşini bırakmaz: ‘Osmanlılar! Bu ‘Maydos’ kelimesini hiçbir vakit unutmayınız ve size
İngilizler insaniyet, medeniyet ve diyanetten bahsederler ise onlara ‘Maydos!’ kelimesi ile mukabele ediniz. İngilizler size
muahedenamelerden, hukuk-ı düvelden söz açarlarsa onlara ‘Maydos’ cevabını veriniz!”
‘Bir ecnebi muhabirin evvelki günkü gazetelerde münderiç ifâdâtından müstahreç (ifadelerinden çıkarılmış) fıkralar.’”

Fotoğraf altı yazıları: “Medenî (!) İngilizlerin Kral (George)un sefâin-i harbiyesi, Çanakkale’de (Maydos)’da Hilal-i Ahmer
(Kızılay) hastahanelerini, dünyanın en şenî‘âne canavarlığıyla bombardıman ederken / İngiliz sefâin-i harbiyesinin alçakça
bombardıman ettikleri ve birçok gayr-i müsellah (silahsız) ve gayr-i muharip (sivil) ahalinin telefine sebebiyet verdikleri
(Maydos)’un manzara-i umûmiyesi / Düşman sefâin-i harbiyesinin ancak gayet uzun mesafeden (aşırtma endaht) usulüyle
Gelibolu Şibh-i Ceziresi’nde (Maydos)a ne suretle mermi düşürebildiklerini tahminî surette gösterir kroki.”
Tasfir-i Efkâr, 23.05.1915

Hükümet-i Türkiye’den İngilizlere protesto
“Çanakkale’de Düşmanın Mel‘anetleri – Hilal-i Ahmer’e
Tecavüzât” başlıklı habere göre Türkiye, kutsal yerlerle
hastaneleri bombalayan İngilizler, Amerikan Sefarethanesi
vasıtasıyla protesto edilir:
“Salahiyyetdar olan (bir) menbadan istihsal ettiğimiz malumata
göre Osmanlı Hükümet-i Askeriyesi bu son zamanlarda, red ve
inkara asla mahal bırakmayacak bir tarzda olarak, düşmanın
hastahane gemilerini, Salib-i Ahmer (Kızılhaç) işaretlerini
su-i istimal eylediğini ispat eylemiştir. Haber aldığımıza
nazaran Hükümet-i Osmaniye hukuk-ı düvele mügayir olan bu
harekâttan dolayı, Amerika Sefarethanesi vasıtasıyla protesto
etmiştir. Bunun üzerine İngiltere Hükümeti Türkiya’nın dahi
Marmara Denizi’nde nakliyat-ı askeriye hususunda hastahane
gemilerini kullandığını, bunun için İngiliz kuvvetlerinin de
her türlü nakliyatı ve hatta Hilal-i Ahmer veya Salib-i Ahmer
işaretlerini hâvi olan vapurları bile tahribe mecbur kaldığını dermiyan etmiştir.
İngilizlerin bu iddiası külliyen bî-esastır. Çünkü Türkler hayli zamandan beri nakliyatını bahren (denizden) ifa etmemektedir.
Türkler, İstanbul’da bahren nakliyat-ı askeriyede bulunmuş olsaydılar, bu cihet şüphesiz Amerika Sefareti’nin gûş-ı ıttılâ‘ına vâsıl
olurdu. Zira bu gibi şeyler saklı yapılamaz. Bir de Türk Hükümeti Amerika Salib-i Ahmer azasının Türk hastahane gemilerinin
seyahatine iştirak eylemesini kabule âmâde olduğunu da bildirmiştir.
Binaenaleyh, düşmanlarımızın böyle hukuk-ı düvele (devletler hukukuna) bilkülliye mügayir (aykırı) harekâtı yanında Türkler
de en şiddetli mukabele bi’l-misillere tevessül eyleyecek olursa düşmanları taaccübe düşmemesi lazım gelir.”
Tanin, 05.08.1915
254