Page 520 - Basında Çanakkale Zaferi 1915

DÜŞMANIN
Basında
ANAFARTALAR’DAN ÇANAKKALE
ÇEKİLMESİ Tesvir-i Efkâr, 22 Aralık 1915
ZAFERİ
1915-1916

“Şurası muhakkaktır ki, bütün top ve bombalarına, bütün üstün silahlarına rağmen
Müslüman neferine mağlup olmuşlardır”

“İstanbul’da bayram manzarası, yüzlerde tebessüm var”
“Müdafaanın Manevî Kıymeti” başlıklı gazete yorumu şöyledir:
“Dün, bayraklarla donanan İstanbul’da âdeta bir bayram manzarası vardı. Bütün
çehrelerde vâzıh bir irtisâm-ı beşâşet (açık bir tebessüm görüntüsü) okunuyor ve
bu hal bilhassa askerler arasında daha kuvvetle nazarlara çarpıyordu. Herkeste
sanki ağır bir yükün birdenbire omuzlarımızdan kalkıvermiş olması hissi vardı.
(...) Bundan sonra düşmanlarımız serbesttir. İsterlerse şu tarihî tecrübeden sonra
Türk azmini, Türk kahramanlığının emsalsiz yüksekliğini inkar etmek için malik
oldukları propaganda vesâitinden diledikleri gibi istifade etsinler; eminiz ki
onların en küçük bir inkarları kendilerini birkaç kere küçültecek ve bizi bir kere
daha yükseltecektir!”

“Çanakkale’de son hesap, Türklerin zaferiyle görüldü”
Tanin, “Avusturya-Macaristan Matbuatının Takdîrâtı” başlığıyla gazetelerin
düşüncelerini yayınlıyor.
Fremdenblat: “Çanakkale’deki İ’tilaf heyet-i seferiyesinin son hesabının görülmesi
Türklerin parlak bir muzafferiyeti ile vücuda gelmiş ve bu suretle İ’tilafçıların
hezimeti itmâm edilmiştir (tamamlanmıştır)...”
Noye Fraye Prese: “Dünyanın en alçak ve rezil düşmanı bugün cezasını gördü.
Osmanlı ordusu uzun aylar zarfında vuku bulan tedafüî harekâtıyla en güzel
muzafferiyetleri istihsal ve düşmanın akûrâne hücumlarını kemal-i muzafferiyetle
def‘ etmek hususunda vesâitini şayan-ı takdir bir surette hüsn-i istimal etti.”
Winer Tagblat: “Düşmanlarımız için Selanik’te felaket hazırlanmakta olduğu
sırada onların, Osmanlılarla olan muharebelerindeki in son bina-yı ümitleri de
müthiş bir tarraka
ile yıkıldı. Türkler
düşmana karşı
büyük bir silah
kuvveti gösteriyorlar.
Mütezelzil İngiltere
hükümetinin başlıca
can damarı için pek
mühlik bir râsim
olan Bağdad, Aden,
Gelibolu namları
yeni bir ulviyete
doğru suûd etmekte
olan hilalin müşa‘şa‘
birer rengini teşkil
edecektir.”
Tanin, 22.12.1915

Sahile ulaşan askerlerimizin yaptığı ilk iş, deniz suyuyla abdest almak oldu
“Düşmanın Münhezimen Terk ve Tahliye Ettiği Anafartalar Cephesine Bir Nazar”
“Dün Milli Ajans, düşmanın (Anafartalar) cephesini suret-i terk ve tahliyesinden bâhis tebliğ ettiği telgrafnamede,
dilaverlerimizin (Arıburnu)nda sahile vardıktan sonra (ahidleri veçhile deniz kenarında abdest aldıklarını) bildirmekte
idi. Yalnız şu son cümle, cüyûş-i İslamiyenin dokuz aydır dünyanın en büyük iki düşmanına karşı (Çanakkale) Boğazı’nı
müdafaa ve muhafazada gösterdikleri fedakârlığın sırrını izaha kafidir. İngiliz ve Fransızlar Hilafet kapılarına en müthiş
ve mükemmel vasıta-i harpleriyle tecavüz ve taarruz eylemişler idi. Bizim müdafaa vasıtalarımız ise düşmanın eslihasına
(silahlarına) karşı lâ-şey (hiçbir şey) add olunacak (sayılacak) kadar mahdut (sınırlı) ve gayr-i kafi (yetersiz) idi. (…)
İngiliz ve Fransızların o otuzsekiz santimlik topları, savurdukları yüzbinlerce mermileri İslam askerinin iman-ı tevhid
ile dolu sînesi karşısında nâçar ve bîk-âr idi. Ve nihayet işte düşmanlarımız, Çanakkale’de daha ziyade ısrarın kendileri
için en vahim avâkıbı (sonuçlara) intâç edeceğini (yol açacağını) idrak ile (Çanakkale) cephesini terk ve tahliye ediyor,
topunu tüfengini bırakarak âdeta firar ediyorlar. (…) Anafartalar ve Arıburnu cephesini az zararla terk ve tahliye etmeyi
de bir muvaffakiyet addedecekler ve bu ric‘ati kendi ihtiyârlarıyla yaptıklarını iddia edeceklerdir. Fakat İngiliz ve Fransızlar
muvaffakıyetsizliklerini ne gibi tevillerle setre çalışırlarsa çalışsınlar şurası muhakkaktır ki bütün toplarına ve bombalarına,
bütün esliha-i fâikalarına rağmen Müslüman neferine mağlup olmuşlar ve işte nihayet münhezimen ve makhûren Çanakkale
cephesini bir daha gelmemek üzere bırakıp gidiyorlar.”
Fotoğraf altı yazıları: “(Üst sağda) Dokuz aylık kanlı muharebelerden sonra dünyanın en kuvvetli ve gaddar düşmanına karşı
Hilafetin kapılarını yalnız süngüsü ve sînesi ile müdafaa eden hakîki kuvvet: Müslüman Neferi / (Üst solda) İngilizlerin terk
ve firar ettikleri (Anafartalar) cehesi ve ovasının kuş bakışı manzarasıyla düşmanın o sahada son işgal ettiği hat.”
Haritaların yazıları: “(Alt sağda) Gelibolu şibh-i ceziresinde düşmanın elyevm kâmilen tahliye ettiği (Anafartalar) ve
(Arıburnu) mıntıkalarıyla el’an yed-i işgalinde bulunan (Seddülbahir) mıntıkasının yekdiğeriyle mukayesesini gösterir harita /
(Alt solda) düşmanın el’an tahliye etmediği ve bir-iki gündür mezbûhâne hücumlarıyla muvaffakıyetsizliklerini setre çalıştığı
(Seddülbahir) cephesini ve o cephede düşmanın bugünkü hutûtunu (hatlarını) ve bizim hatt-ı müdafaamızı gösterir harita.”
Tesvir-i Efkâr, 22.12.1915

520